31 Aralık 2011 Cumartesi

Mutlu Yıllar!


Herkese sağlık, afiyet, mutluluk ve huzur dolu nice yıllar dileğiyle. Umarım 2012 bizler ve Juventus adına güzellik dolu bir yıl olur. Mutlu yıllar :)

19 Aralık 2011 Pazartesi

Sıradaki Gelsin, Juventus 2-0 Novara


Dedik ya bu yıl farklı diye hakikatten bu sezon bambaşka bir Juventus izliyoruz. Bizi her hafta hayretler içerisinde bırakan ancak bu hayretlik duygusunu izlediğimiz futbol resitaline eklemleyen bir atmosferi yaşıyoruz ve teneffüs ediyoruz.

Ligde 15. hafta. Birgün önce Mil
an kazanmış ve 31 puanla zirveyi 1 günlüğüne bizden devralmış. Lakin Antonio Conte'nin adeta baştan yarattığı bu müthiş ekip karşısında ligin yeni ve etkisiz ekiplerinden Novara'nın durma şansı yoktu ve de duramadı.

FIRTINA GİBİ İLK YARI

Maça fırtına gibi başlayan Juve'de henüz maçın 4. dakikasında sol k
anattan şimşek gibi gelen De Ceglie'nin ortasına 3 Novaralının markajında iyi dokunan son haftaların golcü ismi Simone Pepe takımını 1-0 öne geçirdi.





Golden sonra akın akın devam eden Juventus ataklarında bu sezonun parlayan genç yıldızı Giaccherini ile Marchisio'nun şutlarını Novara kalecisi Ujkani güçlükle çıkarırken ilk yarı bu skorla sona erdi.

HEYECAN KATSAYISI TAVAN YAPAN İKİNCİ YARI

İkinci yarıya da hızlı başlayan Juve, 62. dakikada Pepe'nin sağ kanattan yaptığı ortada Del Piero'nun az farkla auta giden şutunda gole
yaklaşırken 66. dakikada Novaralı Rubino'nun penaltı noktası üzerinden yaptığı kafa vuruşunda Buffon kalitesine yakışır bir şekilde topu kornere gönderdi.



74. dakikada sağ kanattan kullanılan köşe vuruşunda topa Novaralı oyuncuların üzerinden adeta kule gibi yükselen Quagliarella harika bir kafa vuruşu yaparak maçın skorunu ilan etti, 2-0.



CONTE: "BU TEMPO KARŞISINDA EN SONUNDA KRİZ GEÇİRECEĞİM"

Maç sonunda Juventus teknik direktörü Antonio Conte takımının bu performansı ile ilgili şakayla karışık, "Bu takım bu temposuyla bana her an kalp krizi geçirtebilir. Şaka bir yana bugün maçı 2 golle kazandık ama en az 17 defa da bu şansı yakaladık. Gol yollarında son vuruşlarda daha becerikli olmamız gerekiyor" ifadesini kullandı.

Maçın çok kısa bir özeti için buyrun efendim,



Bu sonucun ardından 33 puanla liderliğini sürdüren Juventus, Çarşamba günü Udinese deplasmanına konuk olacak.

12 Aralık 2011 Pazartesi

Namağlup Liderliğe Devam, Roma 1-1 Juventus


Öyle bir maç düşünün ki sevgili dostlar 90 dakika boyunca mücadelesi bol olsun, takımdaki her oyuncu azmini hırsıyla bütünleştirip sahada elinden geleni ortaya koysun üstüne üstlük ikinci yarı tek kale oynasın ama işte bu oyunun adı futbol ve bazen her arzulanan elde edilemeyebiliyor.

Juventus, hiçbir zaman hatırlamak istemediğimiz o malum olaydan sonra geçirdiği toparlanma sürecinin ardından bu sezon yapılan tüm yatırımların meyvesini topluyor adeta. Ligde 14 hafta geride kalırken hala daha yenilmeyen ve her maç çılgınca bir azimle futbol oyna
yan bir takım var karşımızda ve bu durum hepimizi ziyadesiyle mutlu ediyor.

Ancak dedik ya futbol bu bazen her isteneni elde edemeyebiliyorsun bu oyunda. Nu akşamki zorlu Roma deplasmanında ev sahibi
ekip maça hızlı başladı ve henüz maçın 5. dakikasında De Rossi ile 1-0 öne geçti.

İlk yarı bu skorla tamamlanırken ikinci yarıda sahada adeta Juventus fırtınası esti. Özellikle de genç yetenek Giac
cherini, kumaşı çok kaliteli bir oyuncu olduğunu fazlasıyla ispat ediyor son haftalarda. Bu maçta da oyuna sonradan dahil olmasına rağmen çok çabaladı ama bir türlü gole ulaşamadı. Maçın 61. dakikasında Estigaribbia'nın ortasına iyi yükselen Chiellini skoru 1-1'e getirdi.



Bu golün ardından klasik İtalyan savunma stiline geçen ve iyice kendi ceza sahasına yerleşen Roma, Juventus'un fırtına gibi gelen ataklarında zor anlar yaşasa da tecrübeli kalecileri Stakelenburg'un da katkılarıyla 2. golü yemediler ve maç 1-1 sona erdi.



Juventus, Milan'ın da puan kaybettiği haftada 30 puanla namağlup liderliğini averaj farkı ile devam ettirdi.

4 Aralık 2011 Pazar

Doludizgin Gidiyoruz!!! Juventus 2-0 Cesena


Hafta içi daha önce yoğun yağış sebebiyle ertelenen maçta Napoli ile karşılaşan ve 3-1'den maçı 3-3'e çevirerek namağlup ünvanını sürdüren Juve, Milan'ın 2 gün önce Genoa'yı 2-0 yenmesiyle kaybettiği liderlik koltuğunu geri alabilmek için çıktığı maçta Cesena'yı 2-0 yenerek namağlup liderliğini sürdürdü.

Maçtan önce ise, futbol tarihinin efsane oyuncularından Brezilyalı Socrates'in henüz 57 yaşında vefat ettiğini öğren
mek elbette hepimizi bir futbolsever olarak çok üzdü. Lakin hayat devam ediyordu ve Juventus'un zirveyi bırakmaması adına mutlak kazanması gereken bir maçı vardı hem de yeni stadında, kendi ateşli seyircisi önünde.

Karşılaşmanın henüz 10. dakikasında Matri, Cesena kalesinde bulduğu fırsatı değerlendiremedi. İlk yarının ortalarına doğru oyun hakimiyeti iyice Juve'nin eline geçti. Matri, Pepe ve Vucinic ile çok net pozisyonları harcayan Juve, maçın ilk yarısını golsüz tamamladı.

İkinci yarıda ise Juventus tek kale maç oynadı. Cesena ikinci yarıda topla toplasanız 7 dakika ya oynamıştır ya oynanamıştır o derece yani. Maçta Juventus sürekli akın geliştiren taraf olurken yaşayan efsanemiz Alessandro Del Piero, 63. dakikada rakibinin dengesiz müdahelesi ile yerde kalıp sakatlandı ve kanlar içindeki yüzü birçok Juventuslunun canını sıkmaya fazlasıyla yetti.



Maçın 72. dakikasında Vidal'ın harika ara pasında sırtını bir anda kaleye dönen Marchisio'nun sert şutu Juventus'u 1-0 öne geçirdi.



8
3. dakikada geliştirdiğimiz atakta Cesena'nın tecrübeli kalecisi Antonioli'nin Giaccherini'yi ceza sahasında düşürmesiyle kazanılan penaltıyı Vidal gole çevirerek maçın skorunu ilan etti, Juventus 2-0 Cesena.




Juventus, bu skorla ligde 13. hafta sonunda 29 puanla liderliğini namağlup olarak
devam ettirdi.

28 Kasım 2011 Pazartesi

Bir Bir İlerliyoruz Bu Yolda, Lazio 0-1 Juventus


Durumun özeti bu aslında. Hakikatten istikametimiz olan senelerdir hasret kaldığımız o günlere doğru bir bir ilerliyoruz bu yolda. Juventus, geçtiğimiz hafta kendi evinde adeta bir futbol şölenini andıran maçta Palermo'yu 3-0'la geçtikten sonra ligde hemen arkasında ikinci sırada bulunan Lazio'ya konuk oldu.

Lazio'nun taraftar kitlesi ve deplasman takımlarına kendi sahasında bu anlamda kurduğu baskı herkesçe bilinen bir husus. Ancak artık omurgası iyice oturan Antonio Conte'nin talebeleri bu cehennemden 34. dakikada Pepe'nin golüyle 1-0 galip ayrılırak namağlup liderliğini devam etti.




Bunca emek ve bunca zahmet sonunda böylesine güzel sonuçların gelmesi insana hakikatten büyük bir keyif veriyor. Hep diyoruz ya, FORZA JUVE!!!

19 Kasım 2011 Cumartesi

Conte: "Palermo Maçına Hazırız"


İtalya'da milli maç için verilen aranın ardından 10. haftada Palermo'yu kendi evinde ağırlayacak olan Juventus'ta teknik direktör Antonio Conte, "Juventus'u geçmişte sürekli şampiyonluğa oynayan eski günlerine geri döndürebilmek adına çok çalışıyoruz. Bu hafta milli maçlardan dolayı ara olduğu için oldukça iyi çalıştık ve kazanmamamız için hiçbir sebep yok." derken Del Piero ve Barzagli için de bu süreçte kondisyonlarını geliştirmeye ihtiyaçları olduğundan sıkı bir biçimde çalıştıklarını ifade etti.

Conte, yarın 16.00'daki Palermo maçı için 21 oyuncuyu kadroya çağırdı. İşte yarınki maçın kadrosu,

1 Buffon
3 Chiellini
5 Pazienza
7 Pepe
8 Marchisio
9 Iaquinta
10 Del Piero
11 De Ceglie
13 Manninger
14 Vucinic
15 Barzagli
17 Elia
18 Quagliarella
19 Bonucci
21 Pirlo
22 Vidal
24 Giaccherini
26 Lichtsteiner
27 Krasic
30 Storari
32 Matri

29 Ekim 2011 Cumartesi

Yıllar Sonra Aman Allah'ım, Inter 1-2 Juventus


"Yıllar sonra bir hazan sabahında..." diye devam eden Kıraç'ın o güzel şarkısındaki gibi yıllar sonra evet yıllar sonra Serie A'da zirvedeyiz ve gün geçtikçe de daha güzel futbol oynayan, kaliteli ve tek kelimeyle harika bir Juventus'u izliyoruz hep birlikte.

Yeni stadımızın da uğuruyla ligde 9 haftayı geride bırakırken bugün Inter'i hem de deplasmanda 2-1'le geçerek ligde 9. haftayı da lider kapattık. Juventus, Antonio Conte'nin yetenekli ellerinde adeta bir ustanın cama ya da toprağa şekil vermesi gibi gün geçtikçe şekillenmeye başladı. Göze hoş gelen futbol, oyuncuların başarıya açlığı ve asla mücadeleyi bırakmayan hırsları. Hepsinin toplamı işte bu güzel tabloyu seriyor gözlerimizin önüne.

Bugünkü maça gelince. Juventus bugünkü maça Buffon-Lichtstiener-Chiellini-Barzagli-Bonucci-Pepe-Vidal-Pirlo-Marchisio-Matri-Vucinic 11 ile başladı. Açıkçası maçın başlamasıyla ilk 10 dakikada taraftarının da yoğun desteğiyle Inter baskılı bir oyun kurmaya çalışırken oyunun 11. dakikasında 7 kişilik Inter defansının bakışları arasında Matri topu sağ kanattaki Lichtsteiner'e gönderdi ve onun da ceza sahasına ortaladığı topa dokundu ancak kaleciden dönen topu Mirko Vucinic tamamladı ve Juventus'u deplasmanda 1-0 öne geçirdi.


Golden hemen sonra toparlanan ve ataklarını sıklaştıran Inter, 28'de Maicon'la 1-1'i yakalasa da 33. dakikada Inter ceza sahası çizgisi önünde Matri'den aldığı topu 18'den düzgün bir şekilde Inter ağlarına yollayan Marchisio maçın skorunu belirledi, Inter 1-2 Juventus.


Dedik ya yıllar sonra böylesine bir Juventus'u izlemek tek kelimeyle şahane bir zevk. Ne diyelim Allah nazarlardan saklasın ve sene sonunda da aynı güzel cümleleri dile getirmeyi bizlere nasip etsin.

Maçın golleri ile sizlere veda edelim.

14 Eylül 2011 Çarşamba

Harika Bir Başlagıç! Juventus 4-1 Parma


Yeni bir stat, harika oyuncular, başarıya aç bir taraftar ve müthiş bir başlangıç. Pazar günü Serie A'da yeni sezonun açılışını, uzun bir aradan sonra hepimizin gözlerinin pasını silen bir maçta Parma'yı 4-1 yenerek gerçekleştirdi Juve.

Öncelikle birkaç kelime stat için. Açılış gününden farklı olarak ilk kez bir resmi mücadele atmosferinde gözlemlediğimiz stat hakikatten gerçek bir futbol stadı olmuş. Daha önceki statlarımız olan Delle Alpi ve Olimpiyat Stadı'nın oyun alanından uzak, futboldan ise baya baya bir uzak olan o soğuk atmosferi yerini orjinal bir futbol mabedine bırakmış. Taraftarın sahaya yakınlığı ile tribünlerin coşkusu bütün bir maç net bir şekilde duyuldu. Bilhassa da güney kale arkasındaki Viking Grubu'nun yaptığı tribün takdire şayandı.


Maça gelirsek, Juventus maça çok hızlı başladı. 17. dakikada Pirlo'nun pasında topla buluşan Lichtsteiner, Parmalı defans oyuncularından kurtardığı topu ağlara göndererek Juventus'u 1-0 öne geçirdi.



İlk yarıda başka gol sesi çıkmazken ikinci yarıda ise tam bir Juventus show bizleri bekliyordu. Maçın 55. dakikasında Del Piero'nun pasında kaleye harika vuran Matri'nin topu direkte patlarken maçın 58. dakikasında büyük usta Del Piero'nun harika ara pasında topla buluşan Pepe sağ çaprazdan çok sert vurdu ve durumu 2-0'a getirdi.



Bu golden sonra oyunda kontrolü iyice eline alan Juventus, 3. golü bulmakta zorlanmadı. Maçın 73. dakikasında Parma yarı sahasına hızlıca giren Marchisio'nun pasında topla buluşan Vidal, ceza sahası dışından yaptığı şık vuruşla skoru 3-0'a getirdi.


Golden sonra iyice coşan tribünlerin daha da çok ateşlediği Juve, dakikalar 83'ü gösterdiğinde dördü de buldu. Pirlo'nun Parma ceza sahası içine ustaca aşırttığı topa defansın arkasına sarkarak artistik bir şekilde dokunan Marchisio, skorbordu 4-0 olarak değiştirdi.


Tribünler ve ekranları başındaki milyonlar 5. golü beklerken maçın sonlarına doğru De Ceglie, eski Juveli Giovinco'yu ceza alanı içerisinde düşürdü ve kırmızı kartla oyun dışı kaldı. Kazanılan penaltıyı gole çeviren Giovinco skoru belirledi, Juventus 4-1 Parma. Bu sonuçla Juventus, Serie A'yı ilk hafta lider kapattı.


Hani dedik ya hakikatten çok ama çok uzun bir aradan sonra gözlerimizin pasını sildi bu maç. Yeni stat hakikatten uğuru ile geldi. Juventus çok uzun bir aradan sonra aynı yıllar önce İtalya futbolunu domine ettiği yıllarda oynadığı futbolun aynısını sergiledi. Elbette bu kadar erken konuşmak ne derece doğru olur bilemiyorum ama bu gidişle (Allah nazarlardan saklasın) Juventus için şampiyonluk hiç ama hiç uzak ve hayal değil.

Son olarak da bu nefis maçtan güzel görüntüler ile size veda edelim.

9 Eylül 2011 Cuma

Welcome Home!


Sonunda evet sonunda beklenen gün, arzulanan an geldi. Juventus, dün akşam statta 41.000, ekranlarının başında da milyonlarca seyircisinin önünde muhteşem bir törenle açtı yeni mabedi Juventus Arena'yı.



Baştan sona harika bir kareografi ile bezenmiş göz kamaştırıcı bir seramoninin; aşkı, sevdayı, mutluluğu kimi zaman sevinci kimi zaman hüznü ama en önemlisi de sadakati, bağlılığı ve gururu ifade eden bir duyguyla, hazla ortaya koyduğu muhteşem seramonide önce kazanılan tüm şampiyonlukları sembolize eden bayraklar ile müzedeki tüm kupalar sahaya gelirken hemen ardından Juventus tarihine damgasını vurmuş olan Giampiero Boniperti, Roberto Bettega, Dino Zoff, Antonio Perruzzi, Antonio Conte, Angelo Di Livio, Edgar Davids, Paolo Montero, Gianluca Pessotto, Gianluigi Buffon, Ciro Ferrara,Fabrizio Ravanelli, Fabio Capello, Marcello Lippi ve Alessandro Del Piero gibi efsane futbolcularının ve futbol adamlarının sahaya taraftarın büyük alkışları ve sevgi seliyle adeta bir zafer korteji gibi giriş yapmaları coşkuyu daha da arttırdı.




Juventus tarihinden kesitlerin yer aldığı karelerin, kulübün bugünlere gelmesinde büyük pay sahibi olan Umberto ve Gianni Agnelli kardeşlerin kulüp tarihine damgasını vuran görüntülerinin bir sinevizyon olarak sunumu; hiç kuşkusuz stattaki ve ekranları başındaki milyonlarca Juventus taraftarının duygu seline kapılmasına ve kulüpleri ile bir kere daha güçlü bir şekilde gurur duymasına sebep oldu.

Harikulade havai fişek gösterisi, güzel arya konseri ve dans kareografisinin ardından kapanış seramonisi ile yeşil çimler, ilk kez oynanacak olan 90 dakikalık mücadele için hazır bir hale geldi.








Elbette bu muhteşem mabedin açılışına, Juventus'a siyah-beyaz renkleri adeta (Tesadüfen de olsa) armağan eden Notts County'nin çağrılması jesti de ayrı bir güzellik kattı. Seramonin sona ermesiyle birlikte sahaya çıkan Juventus ve Notts County arasında oynanan maç ise Luca Toni ile Hughes'ın karşılıklı golleriyle 1-1 sona erdi.


Ne diyelim. O bu stat için gerçekten çok bekledik. Fakat beklediğimize de değdi doğrusu. Son oalrak dün geceki kareografide de dediği gibi WELCOME HOME!


İşte dün geceki harika geceden olağanüstü görüntüler,

14 Ağustos 2011 Pazar

Juventus Arena, 8 Eylül'de Açılıyor!


Ha bitti bitiyor derken, Juventus en sonunda yeni stadına daha doğrusu yeni mabedine kavuşuyor. 5 yıllık Olimpiyat Stadı macerası sona ererken, 8 Eylül 2011 Perşembe akşamı Juventus Arena kapılarını Juventus taraftarlarına ve tüm futbolseverlere açıyor.

Kulüp, Juventus Arena'nın açılışı için oldukça güzel bir jest de düşünmüş. Stadın açılış maçını, 8 Eylül akşamı seremoni ve gösterilerin ardından Juventus ile İngiliz ekibi Notts County yapacak. Şimdi sorabilirsiniz bir İngiliz takımı ile Juventus'un ne bağı ve alakası olabilir diye? Hemen aktaralım. Notts County, İngiltere'nin en eski futbol kulübüdür. Kulübün renkleri siyah-beyazdır. Bilindiği gibi Juventus, 1897'de kurulduğunda kendisine forma rengi olarak pembeyi seçmiştir ancak pembe rengin forma üzerinde çok dayanıksız oluşu ve formaların her yıkamada renginin gitgide solması yüzünden 1903 senesine gelindiğinde Juventus, oyuncularından birisi olan İngiliz John Savage'a İngiltere'de daha dayanıklı renklere sahip yeni formalar sağlayabilecek bir bağlantısı olup olmadığını sorar. Sonra John Savage'ın Nottingam'da yaşayan Notts County taraftarı bir arkadaşı, siyah-beyaz çubuklu formaları Torino'ya yollar. Kulüp, formaları ve renkleri çok beğenir ve o tarihten itibaren yani 1903 yılından itibaren kulübün renkleri siyah-beyaz olur. İşte Juventus'la Notts County arasındaki bağ buradan gelir.

İşte aralarındaki bu güzel bağdan dolayı kulübün, yeni stadın açılış maçı için Notts County'e davet göndermesi ve İngiliz kulübünün de bu daveti geri çevirmemesi her iki takım ve taraftarı için anlamlı bir jest oldu. Açılış günü daha da detaylı yazarız ancak Juventus Arena'ya şimdiden kocaman bir hoşgeldin diyoruz.

İşte Yeni Mabedimiz!


Juventus, yeni sezon öncesi hazırlıklarına devam ederken yeni stadımızın daha doğrusu yeni mabedimizin yani Juventus Arena'nın inşaatı da artık bitti. Yeni stadın inşaat kısmı bitirilirken, şu an stadın koltuk ve çimlerinin montajı ile iç mekan hazırlıkları tamamlanıyor.

Senelerce içeride oynadığı maçlarda taraftarın maçlara ve stada ilgisizliğinden şikayetçi olan Juve'de yeni stat, taraftarların da gönlünü şimdiden fethetmiş durumda. Kulüp, yeni staddaki kombine satışının bir önceki yıla göre yüzde 56 daha fazla olduğunu resmen açıkladı. Umarız yeni stat bunun gibi daha nice güzellikleri ve unutulmaz zaferleri de beraberinde getirir.

Sözü çok uzatmayalım ve yeni mabedimizden güzel resimler paylaşalım;




31 Temmuz 2011 Pazar

Arturo Vidal ile Mirko Vucinic Juventus'ta


Bu sezon akıllı transferler yaparak dikkatleri üzerine çeken Juventus, kadrosunu iki güçlü oyuncuyu transfer ederek sağlamlaştırdı.

Geçtiğimiz sezon Almanya 1. Ligi Bundesliga'da ortaya koyduğu başarılı performansla birçok Avrupa kulübünü peşinde koşturtan Şilili orta saha oyuncusu Arturo Vidal, 31 Aralık 2012 tarihine kadar 3 taksitte ödenmek üzere 10.5 milyon Euroluk bonservis bedeli ile 5 yıllığına kendisini Juventus'a bağlayan sözleşmeye imzasını attı. Vidal'in bonservisinin, ilerleyen yıllarda performansına bağlı olarak 2 milyon Euro daha artabileceği ve toplam bonservis bedelinin 12.5 milyon Euro'yu bulabileceği belirtildi. Geçtiğimiz 2 sezonda orta sahada çok sıkıntı çeken takım, bu sene başarılı sonuçlar elde edebilmek adına ince eleyip sık dokuyarak bu transferi gerçekleştirdi.



Juventus bir diğer transferini de forvet mevkiine gerçekleştirdi. Transfer sezonun başından beri Atletico Madrid'in yıldızı Sergio Agüero'yu almak için büyük çaba harcayan ancak yıldız oyuncuyu İngiliz devi Manchester City'e kaptıran Juventus yönetimi, Roma'nın başarılı ve tecrübeli forveti Mirko Vucinic'i 15 milyon Euro'ya
4 yıllığına renklerine bağladı. Açıkçası forvet mevkine alınabilecek çok sayıda oyuncu varken Juventus, hem Serie A'yı tanıyan, bu ligin oyun düzenini çok iyi bilen hem de başarılı, tecrübeli ve uygun bonservis bedeline sahip bir golcüyü kadrosuna kattı.

Bu iki transferinde hem kendileri hem de umutların had safhada yüksek olduğu yeni sezon öncesi Juventus için hayırlı ve uğurlu olmasını temenni ederim.

Amerika Turnesi Sona Erdi


Juventus'un 1 hafta süren Amerika Turnesi sona erdi ve takım İtalya'ya döndü. Turne kapsamında 3 dostluk maçı oynayan Juve bu maçlarda Portekiz temsilcisi Sporting Lizbon'a 1-0 kaybederken; Meksika temsilcisi Club América'yı Pasquato'nun, bir diğer Meksika temsilcisi Chivas Guadalajara'yı da Quagliarella'nın golleriyle 1-0 yenerek Amerika turunu keyifli bir şekilde tamamladı ve İtalya'ya geri döndü.

Takım 3 günlük tatilin ardından 4 Ağustos tarihinde Vinovo'da çalışmalarına tekrar başlayarak 7 Temmuz tarihine kadar sürecek olan Chiusa Pesio kampı çalışmalarını gerçekleştirecek.

Son olarak Amerika turundaki maçların güzel gol görüntüleri ile veda edelim.

İşte Club América maçı,



Bu da Chivas Guadalajara maçı,


18 Temmuz 2011 Pazartesi

Yeni Sezon İlk 11'i


Yeni transferlerle birlikte yeni sezonun ilk 11'i de yavaş yavaş şekilleniyor. Elbette teknik direktör Conte'nin oyuncu ve kadro alternatifi oldukça fazla ve bundan dolayı sezon içerisinde rotasyona da gidecektir ancak ben şimdiden kendi aklımdaki ilk 11'i sizlerle paylaşayım dedim. Benim yeni sezondaki ilk 11 tahminin resimdeki gibi. Sizin yeni sezondaki ilk 11 tahmininiz nedir?

Amerika Turnesi'ne 27 Oyuncu Çağrıldı


Yeni sezona hazırlık çalışmalarını Bardonecchia Kampı'nda devam Juventus'ta, yeni sezona hazırlık kapsamında 19 - 28 Temmuz tarihleri arasında 3 adet dostluk maçı oynamak için gidilecek olan Amerika Turnesi kadrosuna 27 oyuncu çağrıldı. 19 Temmuz günü Philadelphia'ya hareket edecek olan takım, ilk olarak 23 Temmuz'da Kanada'nın Toronto kentinde Portekiz Temsilcisi Sporting Lizbon'la bir dostluk maçı oynayacak. Ardından ABD'ye geçecek olan takım, 26 Temmuz'da New York'ta Meksika temsilcisi Club America ile karşılacak.

Son maçını ise Kuzey Karolina'da başka bir Meksika temsilcisi Chivas de Guadalajara ile oynacak olan Juventus, bu maçın ardından Amerika Turnesi'ni tamamlayarak İtalya'ya geri dönecek.

Teknik direktör Antonio Conte bu turne için 27 oyuncuyu kadrosuna aldı.

İşte o kadro,

Barzagli
Bonucci
Buffon
Chiellini
De Ceglie
De Silvestro
Del Piero
Giandonato
Grygera
Immobile
Krasic
Lichtsteiner
Manninger
Marchisio
Marrone
Martinez
Matri
Motta
Pasquato
Pazienza
Pepe
Pirlo
Quagliarella
Sorensen
Storari
Toni
Ziegler

14 Temmuz 2011 Perşembe

Yeni Sezon Formalarımız


Geçtiğimiz günlerde kulübümüzün 2011-2012 sezonu formaları da görücüye çıktı. Hatırlarsınız daha önce pembe forma ile ilgili burada oldukça sert bir eleştiri yazmıştım ve ne yazık ki o formanın aynısı yine karşımızda. Çubuklu ise geçen seneki şimşek desenlerin kontrast bir şekle bürünmesi ve yaka kısmının da geçen seneki formaya göre daha düzenli olmasıyla durumu kurtarıyor.



Siyah beyaz çubuklu forma Juventus'un üniformasıdır. Geçmişidir, tarihidir, kazanılan başarılarıdır. Geçen sezonun çubuklu forması ise oldukça kötü bir tasarıma sahipti. Bu sezonki formada şimşek kısımlarının kontrastlanması oldukça hoş ve estetik bir görüntü kazandırmış formaya. Ayrıca geçen seneki yakalı olan tasarımdan sonra bu yıl yakasız v şekline yakın bir dizayn çok daha iyi olmuş. Kısacası bu forma hakikatten güzel ve hoş bir forma olarak karşımıza çıkmakta.


Pembe rengi ise Juventus için kutsiyet taşıyan bir renktir. 1897'de külübü kuran üniversiteli gençlerin fazla paraları olmadığı için kumaşçıdan aldıkları ucuz olan pembe renk kumaşla diktikleri forma, kulüp tarihinin ilk formasıdır ve bu yüzden Juventus tarihinin değişik dönemlerinde bu renk formalara sıkça rastlamak mümkün. Ancak bu formaya bakınca hakikatten hayretlere düşmemek elde değil zira forma o kadar basit bir dizayn ile üretilmiş ki bunu anlayabilmek için moda tasarımcısı ya da moda eleştirmeni olmaya gerek yok. Hele o kocaman yıldız, formayı forma olmaktan ziyade sezonluk bir t-shirt görünümüne sokmuş ki bu tam bir skandal! Bu forma hakkında daha fazla yazmaya gerek yok sanırsam zira yazacak fazla da birşey yok ne yazık ki.

Buffon üzerindeki kaleci forması ise sade ama şık bir kaleci forması. Ayrıca polo t-shirtler de hoşuma gitmedi değil. Bakalım, İstanbul'daki Nike mağazalarında rastlarsam edinirim bir iki tane.