22 Aralık 2013 Pazar

Oradaydım!


Bir insan; canı kadar çok sevdiğini, her adını duyduğunda içinde farklı iklimlerin kokusunu duyduğunu, sahip olduğu sevdasının her daim içinde kor olduğunu hayatında ilk kez görse ne hisseder dersiniz...

Açıkçası bu sorunun cevabı, içinde gizlidir çoğu zaman. İsmini her zikredişinde kelimelerin adeta gemici düğümü gibi boğumlandığı anlardır onu farklı kılan. Bakarsın ama yalnızca görmez o duyguyu hisseder, yaşarsın adeta... 

Şampiyonlar Ligi grup kuraları çekilirken içimden Galatasaray'ın Juventus'la eşleşeceğini söylüyordu bir ses. Belki de bunu çok istediğim için bana öyle geliyordu. Lakin grup eşleşmelerini canlı izleyemedim. Daha sonrasında eşleşmelere bakarken belki dedim kendime belki de... derken Juventus'un Galatasaray'la aynı grupta olduğunu görünce yaşadığım sevincin inanın bana tarifi yok. Elbette o anda kararımı vermiştim. Kısmet olursa çocuklum sevdamı, ilk kez canlı olarak izleyebilecektim.

Maç, sonucu itibariyle hem Galatasaray'ın hem de Juventus'un Şampiyonlar Ligi'nde yoluna devam edebilmesi açısından son derece hayati öneme haizdi. Biletler de beklediğim üzere hemen tükendi. Neyse ki işyerindeki bir arkadaştan kombinesini uygun bir fiyata kiralayarak maça gitme şansını yakaladım.

Maç günü stada nasıl gittiğimi anlatamam size. O sahada Juventus'un ısınması, Conte, Pirlo, Vidal, Pogba, Tevez, Buffon, Chiellini, Barzagli, Quagliarella, Bonucci, Asamoah, Lichstiener kısacası Juventus gözlerimin önündeydi. Ne kadar da beklemiştim bu anı hayatımda. Nasip o güneymiş işte.

Maç seramonisi ve ardından ilk santra. Herşey ne güzel giderken bir anda bastıran kar yağışı ve sahanın birkaç saniyede beyazlara bürünmesi. O esnada maçın iptal olacağını anlamak için kahin olmaya gerek yoktu. 


Ertesi gün maçın saat 15.00'te oynanacağını öğrenir öğrenmez saat 14.00'te stattaydım. Neyse ki bu kez maç oynandı ve sonuç da aslında beni o kadar üzmedi. Zira UEFA Avrupa Ligi finali bu sene Juventus Arena'da oynanacak. Kendi stadımızda çok uzun yıllar sonra bir Avrupa Kupası kaldırmak ne şahane olur. Lakin, Juventus'u hem de iki kere görmenin verdiği mutluluk hiçbir kupa ya da şampiyonlukla ölçülmez benim için.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder