Demişti ya Ferrara, "2010 bizim için çok farklı olacak" diye. Gerçekten de 2010'un ilk maçında Juventus harika bir futbol oynadığı maçın sonucunda konuk olduğu Parma deplasmanından 3 puanla döndü ve puan tablosunda maç fazlasıyla ikinci sıraya yükseldi. Inter'in de kazandığı haftayı boş geçmeyen Juve, zirve takibini sürdürdü. Maça hızlı başlayan taraf konuk Juve oldu. Daha henüz maçın başında, 3. dakikada sağ taraftan kazanılan köşe atışında topa iyi yükselen Salihamidzic takımını 1-0 öne geçirdi. 12. dakikada Trezeguet ile yakaladığı ikinci gol fırsatını değerlendiremeyen Juve karşısında, ev sahibi Parma beraberlik golünü bulmakta gecikmedi. 25. dakikada sağ kanattan gelişen Parma atağında Zenoni'nin ortaladığı topa iyi yükselen Amoruso skoru 1-1'e taşıdı. Juventus yediği golden sonra demoralize olmayarak ataklarını devam ettirdi ve 39. dakikada yeniden öne geçti. Bu dakikada Juventus'un sol taraftan kazandığı köşe vuruşunda Parmalı Castellini kafayla topu kendi ağlarına gönderdi ve skoru 2-1'e taşıdı. İkinci yarıda skoru korumaya çalışan Juve bulduğu net fırsatlardan da yararlanamadı. 65. dakikada Parma ceza sahasının birkaç metre dışında kazanılan frikik atışını kullanan Diego, topu az farkla auta attı. 74. dakikada Cacares gördüğü ikinci sarı kart sonucu kırmızı kartla oyun dışında kalarak takımı 10 kişi bırakmasına rağmen Juve 2-1'lik skoru korudu ve maçın sonunda gülen taraf oldu. Bu maçta bir başka güzel ayrıntı daha vardı. Juventus, bu sezon ilk defa açık sarı renkli formasıyla çıktı sahaya. Bu formanın da uğuru sayesinde, Juventus oynadığı güzel oyunun karşılığını alarak haftasonu karşılaşacağı Milan maçı öncesi moral depoladı ve taraftarını da 2010'un ilk karşılaşmasında mutlu etti.
kötü oyun 3 puan buna denir işte..ama 10 kişi kalmamıza rağmen oyuncuların mücadesesini taktir etmemiz lazım.trezeguetnin maçın başında sakatlanması hiçte iyi oolmadı,castellininin hediyesi olmasa kötü rüyalar görmeye devam edicektik,neyse 2010 a iyi başladık. forza juve
YanıtlaSilEvet hocam, Trezegol sakatlanınca işlerin kötüye gitme ihtimali vardı ama neyse ki Castellini sağolsun bizi öne geçirdi. Gerçi beni Cacares sinirlendirdi. Yahu takım 2-1 önde hem de Parma deplasmanında dikkat etsene neden ikinci sarıyı görüyorsun. Yani sonuç olarak hem galbiyet hem 3 puan, İnter ile Milan'ın da kazandığı hafta da gerekliydi ve alındı.
YanıtlaSilcaseresi detaylı olarak 2010 dünya kupası güney amerika eleme gurubu maçlarında izleme fırsatı buldum,özellikle kritik uruguay argentina maçında teknik drektörün messiyi marke etmesi için sol bekte görev verdiği caseres gerçekten yetenekleriyle güven veren bi savunma oyuncusu gibi geldi bana.şu anki juventustaki futbolu pek iç açıcı gelmesede ilerleyen zamanlarda takımın vaz geçilmezleri arasına girecek kalitede bi oyuncu olduğunu düşünüyorum. ben bu kritik hataları yapmasının genç yaşından kaynaklandığını düşünüyorum,bence şu an dünyada kendi mevkisi bakımından dani alves,maicon,sergio ramos gibi oyuncularla eşdeğer bi oyuncu,tüm takımlar şu anda güney amerikalı bek oyuncularıo revaçtayken böyle kaliteli oyuncu aramakla meşguller onun için caseresi ne olursa olsun takımda tutmak bence iyi olur.birçok otoriteler tarafından en iyi olarak gösterilen sergio ramosundan sık sık böle hatalı oyunlar ortaya koyduğuda kaçınılmaz bir gerçek
YanıtlaSilŞimdi Cacares tabii ki kötü bir oyuncu değil ama abi bu aralar çok hata yapmaya başladı. Ligde oynadığımız son birkaç maçta yaptığı akıl almaz defans hataları, yediğimiz gollerdeki kademe hataları ve adam kaçırmaları buna örnek. Lakin dediğin gibi daha genç ve biraz daha zaman ilerledikçe o da daha kaliteli futbol oynamaya başlayacaktır. Bundan hiç kuşkum yok.
YanıtlaSil